On sekiz yaşına gelen, Avonlea kasabasının neşe kaynağı, duygusal ve şairane Anne; hikâyesinin bu bölümünde Green Gables’tan ayrılıp maceralarına Yeni İskoçya’da, hayallerini süsleyen Redmond Üniversitesinde devam ediyor. Burada yeni arkadaşlıklar, yeni heyecanlar ve yeni âşıklar kendisini beklerken elbette artık rakibi olarak görmediği Gilbert Blythe, can dostu Diana Barry, ailenin vazgeçilmez bir üyesi hâline gelen Bayan Lynde gibi sevdiğiniz pek çok karakter hayatının bir parçası olmaya devam ediyor. Gilbert, Charlie, Priscilla ve arkadaş grubuna yeni katılan Philippa, Redmond’da Anne’e eşlik ediyor. Green Gables dışında sıcak bir ev daha bulan, başkalarının işlerine karışmaya devam eden, dostlarının sevinçlerini paylaşan, edebiyat sevgisinden vazgeçmeyen, anne babasıyla ilgili bilgiler edinen kahramanımız aynı zamanda kayıplar yaşıyor, güçlükler çekiyor, hayal kırıklıklarıyla savaşıyor fakat nihayet Beyaz Atlı Prens’iyle tanışıp hisleriyle yüzleşmeyi de öğreniyor.
Anne, ölümsüz Alice’ten sonra edebiyat dünyasındaki en gözde, en sevilesi çocuktur.
– Mark Twain
Anne, çevresindeki dünyadan zevk alan ve hayalleri yardımıyla neşesini herkese bulaştıran bir karakter.
—Guardian
